Bella ve Gigi Hadid’in babası İsrail’in ailesine uyguladığı zulmü anlattı
İkinci Dünya Savaşı nedeniyle Avrupa’dan kaçtıkları için evlerinde misafir ettikleri iki Yahudi göçmen aile tarafından kapının önüne koyulduklarında henüz 9 günlük bir bebek olan Hadid yaşadıklarını anlattı.
Dünyaca ünlü Filistin kökenli Amerikalı modeller Bella ve Gigi Hadid’in babası Mohamed Hadid, İsrail’in Gazze işgali nedeniyle güneye kaçan sivilleri televizyonlarda görünce, annesinin 75 yıl önce yaşadıklarının gözünde canlandığını söyledi. İkinci Dünya Savaşı nedeniyle Avrupa’dan kaçtıkları için evlerinde misafir ettikleri iki Yahudi göçmen aile tarafından kapının önüne koyulduklarında henüz 9 günlük bir bebek olan Hadid, Gazze’de 7 Ekim’den bu yana süren İsrail saldırılarını değerlendirdi.
Filistin doğumlu iş insanı Hadid, İsrail’in Gazze işgali nedeniyle güneye kaçan sivillerin görüntüsünün, annesinin 75 yıl önce ailecek mülteci durumuna düştükleri o günlerde yaşadıklarını hatırlattığını anlattı.
MİSAFİR ETTİKLERİ YAHUDİLER EVLERİNE EL KOYDU
Hadid, 1946’da Avrupa’dan kaçarak gemiyle Hayfa Limanı’na yanaşan Polonya ve Macaristan kökenli Yahudi göçmenlere Filistin halkının kapılarını açtığını anlattı.Babasının da iki Yahudi aileyi Safed’de bulunan evlerine aldığını söyleyen Hadid, annesinin bundan 2 yıl sonra kendisini dünyaya getirmek için baba evinin bulunduğu Nasıra’ya gittiğini belirtti.
Filistin’in kuzeyindeki Celile bölgesinde bulunan Nasıra’da ilk İsrail-Filistin Savaşı’nın başladığı 1948’de dünyaya geldiğini söyleyen Hadid, o süreçte Yahudi grupların, Filistinlilerin topraklarına el koymaya başladığını, ailesinin o sırada evlerinden uzakta Nasıra’da olduğunu, evlerinde ise misafir ettikleri Yahudi ailelerin yaşadığını dile getirdi.
Hadid, “Ben henüz dokuz günlükken, annem iki yaşındaki ablamı da yanına alarak Safed’deki evimize dönmüş. Safed, oradaki Yahudiler tarafından neredeyse ele geçirilmişti. Hayfa Üniversitesinde profesör olan babam da evde değilmiş. Annemle ailemize ait olan kısma geldiğimizde bizi içeri almamışlar.” dedi.
İŞGALCİ MİSAFİRLERİ YÜZÜNDEN MÜLTECİ OLDULAR
Mohamed Hadid, mülteci durumuna düştüklerini anlayan annesi Khairiah Hadid’in, çocuklarının yolda üşümemesi için evden battaniye almak istediğini ancak Yahudi ailenin onları eve almadığını, annesinin aile albümünü dahi yanına almasına izin verilmediğini anlattığını kaydetti.
Hadid, Gazze’de saldırılardan kaçan sivillerin görüntüsünün, annesinin çocuklarıyla Suriye’ye giderken günlerce dağlık arazide kah hayvan sırtında kah yürüyerek yol kat etmelerine ve günler sonra Suriye’de mülteci kampına varmalarına dair anlattıklarını hatırlattığını ifade etti.
Babalarıyla da günler sonra bu kampta bir araya gelebildiklerini söyleyen Hadid, “Henüz 9 günlük olduğum için hiçbir şey hatırlamıyorum. Ama ekranda gördüklerim beni derinden etkiledi ve annemin beni bir mülteci kampına canlı ulaştırabilmek için verdiği mücadeleyi ve yaşadığı zorlukları hissettirdi.” dedi.
ANTİSEMİTİZMİN KAYNAĞI BATI
Antisemitizmin Avrupa kökenli bir olay olduğuna dikkati çeken Hadid, “Bu Doğu Avrupa’da ve Batı’da yaşandı, bizim bölgenin insanına karşı. Ama ben antisemitik olamam ki, ben de Sami ırkından geliyorum. Hz. İsa’nın doğduğu topraklardan geliyorum. Kendi kendime karşı olacak değilim ya.” dedi.
İbrahim oğulları olarak Yahudiler ile kuzen olduklarını, tek tanrıya inandıklarını, öte yandan Yahudilerin böyle hissetmiyor olabileceğini belirten Hadid, “Üç din bu topraklarda bir araya geldi. Dolayısıyla da biz onların karşıtı olamayız, onlar da bize karşı olamazlar.” diye konuştu.
FİLİSTİNLİ MÜLTECİLERİN NE ÖLÜSÜ NE DİRİSİ TOPRAKLARINA DÖNEBİLİYOR
Hadid, dünyanın en büyük acısının, insanların ölü veya diri olarak doğdukları topraklara dönememesi olduğunu dile getirdi. Hadid, Yahudi yerleşimciler tarafından Filistin’den sürüldükten sonra yıllarca mülteci olarak farklı ülkelerde bulunduklarını anımsattı. Ailesiyle bir dönem Rodos Adası’nda yaşadıklarını anlatan Hadid, burada vefat eden babaannesinin Filistin’e defnedilmesine izin verilmediğinin altını çizdi.