Fountas: “Şampiyonluğa, kupalara ihtiyacım var”
Trabzonspor’un Yunan forveti Taxiarchis Fountas, bugüne kadar hiç şampiyonluk ya da kupa kazanmadığını belirterek, “İki yıl önce burada yaşananları gördüm ve bu şekilde bir duyguya, böyle bir sevinci yaşamaya ihtiyacım var. Umuyorum Trabzonspor’da yaşarım, neden olmasın?
Trabzonspor’un Yunan forveti Taxiarchis Fountas, bugüne kadar hiç şampiyonluk ya da kupa kazanmadığını belirterek, “İki yıl önce burada yaşananları gördüm ve bu şekilde bir duyguya, böyle bir sevinci yaşamaya ihtiyacım var. Umuyorum Trabzonspor’da yaşarım, neden olmasın?” dedi.
Trabzonspor’un Yunan oyuncusu Taxiarchis Fountas, Trabzonspor Dergisi’nin 212. sayısına açıklamalarda bulundu. Şampiyonluğu ve kupalara ihtiyacı olduğunu belirten Fountas, “Amerika’dan, Avrupa’ya giderken menajerim aradı, ‘Sana büyük bir kulüp buldum, Trabzonspor’ dedi. Hemen karar verdim, zaten Trabzonspor’da Yunan oyuncular vardı. Ne kadar doğru karar verdiğimi zaman geçtikçe daha da iyi anlıyorum. Alışma süreci dahil hiç zorluk yaşamadım ve burayı çok seviyorum. Trabzonspor’a gelmemde şampiyonluğun güçlü adayı olması etkili oldu. Çünkü ben hiç şampiyonluk yaşamadım, bunu yaşamaya, kupa kazanmaya ihtiyacım var. İki yıl önce şampiyonlukta yaşananları gördüm ve bu şekilde bir duyguyu tatmayı, bu sevinci yaşamayı çok istiyorum. Umuyorum Trabzonspor’da yaşarım” şeklinde konuştu.
Futbol oynarken sahada aklını kullandığını kaydeden Fountas, “Sanıyorum 4 yıl öncesine kadar ceza sahasına yaptığım koşularla oynuyordum. Ancak futbol oynarken sahada artık daha çok aklımı kullanıyorum ve anlıyorum. 28 yaşındayım ve artık daha çok akıllıca oynuyorum, çünkü zihninizde odaklanabilirseniz sonrasında her şey net oluyor. Hepsi bu” diye konuştu.
‘Keşke yapmasaydım dediğiniz, pişman olduğunuz bir olay var mı?’ sorusuna 28 yaşındaki futbolcu, “Evet bazen kırmızı kart gördüğünüzde ya da sahada bir oyuncu ile kavga ettikten sonra bazen dışarı çıkarsınız ve hala kızgınsınızdır. Çünkü belki de sizin ittiğiniz ya da sizi iten başka bir oyuncu vardır ve aslında kırmızı kartı o hak ediyordur. Ama ne olursa olsun unutmanız gerekir çünkü aklınızda tuttukça durum değişmez, aynı kalır. Bir sonraki maça da bu şekilde kızgın çıkarsanız başka sonuçlar ortaya çıkabilir. Öteki oyuncular sizi görecektir ve birazcık bile dokunsanız başkasına ‘Taxi kızgın’ diyecektir. Aslında mental bir kayıptır bu. Bu durumda oyuna odaklanmayı deniyorum çünkü kendim için ve takımım için en iyisini yapmam gerekiyor. Başka bir oyuncu ile kavga edip takımımı 10 kişi bırakmaktan ve onların kaybına yol açmaktan hoşlanmıyorum. Ne benim için ne de kulüp için iyi değil” ifadelerini kullandı.
“Trabzonspor’un daha agresif ve çılgın taraftarı olduğunu gördüm”
İki yıl önce şampiyonluk kazanıldığında Trabzon’da yaşananlarını gördüğünü dile getiren Yunan futbolcu, “Videoyu buraya gelmeden önce izledim. İyi taraftarları olan AEK Atina ve Rapid Vien’den sonra Trabzonspor’un daha agresif ve çılgın taraftarı olduğunu gördüm, takımlarını çok seviyorlar. Ben de bu taraftarları çok seviyorum çünkü onlar sizi itekler ve siz de takım için daha fazlasını verirsiniz, gol atarsınız ve kazanırsınız. Her hafta sonu bizimle birlikteler, stadyuma gelirler ve Trabzonspor’u desteklerler. Böylece her maçı 12 oyuncu ile oynuyoruz. Böylece savunmada ekstra bir oyuncunuz olmuş oluyor. Bu da bizim için önemli” şeklinde konuştu.
“Eğer iyi bir psikolojiniz yoksa her şey bitmiş demektir”
Yetenekli bir oyuncu olduğunu ancak genel anlamda ileri değil geriye gittiği bir dönem olduğunun altını çizen Fountas, “Tam olarak kaç yıl önceydi hatırlamıyorum, fakat psikoloğa görünmüştüm. Bunu söylüyorum çünkü bu yanlış değil. Biraz sorunlarım vardı, yetenekli bir oyuncuydum ancak genel anlamda ileri değil geri gidiyordum. Problem buydu ve ben de psikoloğa göründüm, bana çok yardımcı oldu. Artık psikolojinin bir oyuncu ya da bir hoca fark etmez, herkes için önemli olduğunu düşünüyorum. Psikolojinin bendeki yeri çok yukardadır, eğer iyi bir psikolojiniz yoksa her şey bitmiş demektir. Bu nedenle de benim için de çok önemlidir” dedi.
“Ben asla ırkçı olmadım”
Irkçı olmadığını kaydeden 28 yaşındaki futbolcu, “Amerika’dayken yaşadığım zorbalıklardan sonra hissettim. Çünkü iki oyuncu bana ırkçı olduğumu söylemişti. Ben asla ırkçı olmadım. Her seferinde evime gidip ve ifademi mazur görün ama eşime bu lanet futbolu oynamak istemediğimi söyledim. Her gün ağladım çünkü öyle şeyler söylememiştim. En gençten en yaşlısına kadar herkese saygı duyarım. Bu yaşanandan sonra her şeye farklı bir şekilde bakmaya başladım. Çünkü bazen insanlar sana yardımcı olacaklarını söyleyerek yanına geliyorlar, ama sizi sırtınızdan bıçaklıyorlar. Bu tarz insanlara hayatımda ve ailemde istemiyorum. Benim ve ailem için ABD kariyerimdeki büyük bir hataydı” diye konuştu.
Favori takımının Barcelona olduğunu vurgulayan Fountas, “Çünkü orada iyi oyuncular oynadı. Ronaldinho gibi, Xavi gibi, Messi gibi. Evet, bazen bu hayata ihtiyacım olduğunu söylüyorum, Messi gibi, Xavi gibi, Iniesta gibi kariyere, isme sahip oyuncular. ve bu asla tahmin edebileceğiniz bir durum değil. Bazen bu üst seviyeye ulaşamasanız ama biraz da olsa başarabilirsiniz. Fakat her gün kendiniz için deneyebilirsiniz, kendiniz adına. Hepsi bu kadar. En iyi 4 isim; ilk olarak Messi diyorum. Sonra Iniesta, Xavi ve Cannavaro, Madrid’in savunma oyuncusu” ifadelerini kullandı.
“Hep pozitif olun, her gün üst düzey çalışın”
Futbola yeni başlayacak olanlara ve altyapıdaki oyunculara tavsiyelerde bulunan Yunan forvet, “Kendim için de konuşabilirim çünkü ben de genç bir oyuncuydum. Okulu pek sevmiyordum. Babam beni arar, okula gidip gitmediğimi sorardı ve gittiğimi söylerdim. Halbuki telefonu kapatır uyurdum. Bu nedenle sadece futbola odaklanıyordum. Futbolu sever ve ona odaklanırdım. Fakat şu anda genç oyuncular için şunu söyleyebilirim ki futboldan çok okula odaklanmaları gerekiyor. Elbette ikisini dengeleyebilirseniz en iyisi budur. Bazen çok yetenekli olmasa da ebeveynler maddi sebeplerden çocuklarını futbola zorluyorlar. Bunu hissediyorum. Fakat bazen çocuklar futbolu sevmiyor olabilir. Tenis, basketbol vb. seviyor olabilirler. Eğer masterchefi seviyorsanız, masterchefe gidin. Eğer futbolu sevmiyorsanız, sevmiyorsunuzdur. Genç çocuklara söylüyorum; tabii ki futbolu çok seviyorsanız, hep pozitif olun, her gün üst düzey çalışın ve böylece bir gün Trabzonspor için oynayacak ve büyük bir isim sahibi olacaksınız” diyerek sözlerini tamamaladı. – TRABZON